Yemek Borusu Kanseri Nedir?

Yemek Borusu Kanseri Nedir?

Prof.Dr.Hasan Batırel’in yemek borusu kanseri olan hastaları ile ilgili yazmış olduğu yazıya aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

MAKALE

Yemek Borusu nasıl bir organdır?

Yemek borusu yutak ile mide arasında yer alan kas dokusundan oluşan bir tüptür. İçini yassı şekilli hücreler döşemektedir. Yediğimiz yemeklerin zararlı etkilerine (sıcak, soğuk, ekşi, acı vs) dayanıklı bir özelliğe sahiptirler. Yutak ile mide arasındaki uzunluğu yaklaşık 25 cmdir. Boyunda, göğüs boşluğunda ve karında yer alan bölümleri vardır. En uzun kısmı göğüs boşluğu içerisindedir. İki akciğerin arasında, omurganın önünde, kalbin ve soluk borusunun arkasında yer alır.

Yemek Borusuna zarar veren dış etkenler nelerdir?

Yediklerimizin ısısı ve kıvamı çok önemlidir. Aşırı sıcak içecekler mesela çay yemek borusunu döşeyen yassı hücreleri yakmakta ve ileride yemek borusu kanserine neden olabilmektedir. Bu konuda Prof.Dr.Hasan Batırel’in röportajına aşağıda ulaşabilirsiniz.

http://www.haber7.com/genel-saglik/haber/986565-sicak-cay-kansere-davetiye-cikariyor

Ayrıca asitli içecekler, alkol tüketimi de yemek borusuna zarar vermektedir. Sigara içen kişiler ise sigara dumanının bir bölümünü yuttukları için, dumandaki zehirli maddeler, yemek borusunu döşeyen hücreleri de kötü şekilde etkilemektedir.

Yemek Borusu Kanseri ne tür belirtiler verir?

Yemek borusu kanserinin en önemli belirtisi yutma güçlüğü veya takılma hissidir. Hastalar kısa sürede kilo kaybederler. Yaşlı hastalarda aşırı salya üretimi de ilk belirti olabilir. Hastalığın ilerlediği durumlarda ise ses kısıklığı ve akciğerlere, karaciğere, kemiğe sıçrama görülebilir.

Yemek Borusu Kanserine nasıl tanı konulur?

Yemek borusu kanseri genellikle 60 yaş üstü hastalarda görülür. Tanı koymak için endoskopi veya endoskopik ultrason ile parça alınması gerekir. Alınan parça mikroskop altında incelendikten sonra patolojik tanı konulur.

Kaç çeşit Yemek Borusu Kanseri vardır?

Yemek borusu kanserinin iki ana çeşidi vardır. Bunlardan ilki yemek borusunun içini döşeyen hücrelerden kaynaklanan yassı hücreli kanser (skuamoz hücreli karsinom), diğeri ise yemek borusundaki salgı bezlerinden kaynaklanan adenokanserdir (adenokarsinom). Yassı hücreli kanser, sigara, alkol ve aşırı sıcak gıda tüketimi ile ilişkili iken, adenokanser, alkol, obezite ve reflü ile ilişkilidir. Yemek borusu uzun bir organ olduğundan, uzunluğu boyunca kanser görülebilir. Gırtlak bölgesine yakın gelişebileceği gibi, mideye yakın bölgede de gelişebilir.

Yemek Borusu Kanserinin aşamaları nelerdir?

Yemek borusu kanseri diğer birçok organların kanserleri gibi dört aşamada görülür. Kanserin yemek borusu duvarını tutma ve lenf bezlerine sıçrama derecesine göre aşaması belirlenir. Lenf bezlerine hiç sıçramamış ve sadece yemek borusunun iç zarında olan tümörler ilk aşamadadır. Dördüncü aşama en ileri aşamadır ve hastalığın diğer organlara sıçradığını gösterir.

Yemek Borusu Kanseri Ameliyat ile Tedavi edilebilir mi?

Yemek borusu kanserinin ilk üç aşamasındaki ana tedavi yöntemi ameliyattır. Yani tümör yemek borusu duvarını aşmamış ve az sayıda lenf bezinde sıçrama var ise ameliyat etkili olmaktadır. Özellikle yemek borusunun orta ve alt 1/3’ünde yerleşmiş tümörler ameliyat ile tedavi edilir. Ameliyatta tümörün yanı sıra en az 16 lenf bezinin de çıkarılması gerekir. Evre 3 yemek borusu kanserlerinde önce kemoterapi ve radyoterapi ardından ameliyat yapılmaktadır. En erken aşamada yakalanan tümörlerde (Evre 1’in sadece yemek borusu iç zarına sınırlı tümörlerde) endoskopik olarak tümörün çıkarılması mümkün olabilmektedir. Bu durumda ameliyata gerek kalmaz.

Yemek Borusu kanserinde Ameliyat Dışında Tedavi Var mıdır?

Özellikle 75 yaşın üzerindeki ve ciddi hastalıkları olan kişilerde ameliyat riski nedeniyle öncelikle kemoterapi ve radyoterapi uygulanabilir. Ayrıca son aşamadaki (evre 4- yani uzak bölgeye sıçramış kanser) yemek borusu kanserlerinde kemoterapi, gerekirse radyoterapi uygulanabilir. Ayrıca yassı hücreli kanser (Skuamoz hücreli karsinom) durumunda da hasta ameliyat açısından riskli ise kemoterapi ve radyoterapi ana tedavi olarak uygulanır. Boyunda, gırtlak bölgesinin arkasında yerleşmiş yemek borusu kanserlerinde, ameliyat sırasında gırtlağın çıkarılması ve hastanın kalıcı olarak boynundaki delikten nefes alması gerekliliği nedeniyle öncelikle ameliyat yerine kemoterapi ve radyoterapi uygulanır.

Yemek Borusu Kanseri Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Yemek borusu kanseri ameliyatı çok özellikli bir ameliyattır. Kanser öncelikle mide veya alt 1/3 yemek borusuna yerleşmiş ise önce batından daha sonra göğüs bölgesinden müdahale edilir. Kanser orta veya üst 1/3’e yerleşmişse batın ve göğüs bölgelerine müdahalenin yanı sıra sol boyun bölgesinden de girişim gerekir. Yemek borusu kanseri ameliyatı sadece tümörün ve lenf bezlerinin çıkarılmasından ibaret değildir. Aynı zamanda çıkarılan yemek borusu yerine benzer işlevi görecek bir sistemin kurulması gerekir. Bu amaçla yemek borusu ve lenf bezleri çıkarıldıktan sonra yemek borusunun yerine sıklıkla mideden, nadiren kalın bağırsak ve ince bağırsaktan yemek borusu yapılabilmektedir.

Kapalı Yemek Borusu Kanseri Ameliyatı Nedir?

Kapalı yemek borusu kanseri ameliyatı büyük kesiler yerine batında 3-4 adet 1-2 cmlik delikten, göğüs bölgesinde ise 1 veya 2 adet 2-5 cmlik deliklerden ameliyatın kamera görüntüsü aracılığıyla yapılmasıdır. Günümüzdeki tecrübemiz ile batın bölümünde 3 adet, karın bölümünde ise tek bir delikten bu ameliyat gerçekleştirilebilmektedir. Az sayıda kesi yapılması, vücudun aldığı travmayı azaltmakta, iyileşmeyi hızlandırmakta ve ağrı problemini ortadan kaldırmaktadır. Ayrıca tecrübe ile birlikte normalde 6-7 saat süren yemek borusu kanseri ameliyatı 3 saatte bitirilebilmektedir.
Tek delikten yemek borusu kanseri ameliyatları hakkında bilgi edinmek ve ameliyatın göğüs kısmını seyretmek için aşağıdaki makaledeki videolara tıklayabilirsiniz.

http://jovs.amegroups.com/article/view/17228/17582

Organları ters olan bir kişide yemek borusu ile midenin birleştiği yerdeki kanseri kapalı ameliyatla çıkararak dünyadaki 5.vakayı yapan Prof.Dr.Hasan Batırel ve ekibinin hasta sunum videosuna da aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.

Yemek Borusu Kanseri Ameliyatlarının Riskleri Nelerdir?

Yemek borusu kanseri ameliyatından sonra özellikle yemek borusu yerine konulan midenin iyileşme sorunları görülebilmektedir. Bu risk %10 civarındadır. Kemoradyoterapi almış kişilerde biraz daha sık görülmektedir. Mide ile yemek borusunun birbirine dikildiği bölgede kaçak oluşabilmekte ve bu durum zatürreye, hastanede kalış süresinin uzamasına, bazen ardışık ameliyatlar yapılmasına neden olmaktadır. Ayrıca üst bölgeye yerleşmiş tümörlerde ses tellerine giden sinirlerin birisinin zedelenmesi görülebilmekte ve ses kısıklığı ortaya çıkabilmektedir. Kalp ritim problemleri, akciğerde balgam birikmesi, lenf kaçağı gibi sorunlarda nadiren gözlenmektedir.

Yemek Borusu Kanserlerinde Stent Kullanılır mı?

Son aşamadaki kanserlerde hastaların tekrar yemek yiyebilmelerini sağlamak amacıyla, yemek borusuna stent konulabilmektedir. Stent ile geçiş açılmakta ve hasta tekrar ağzından yemek alabilmektedir. Bununla beraber stent erken aşama tümörlerde tavsiye edilmez, çünkü yabancı cisim olması nedeniyle yemek borusu duvarında ciddi bir reaksiyon oluşturmakta ve ileride yapılabilecek bir ameliyatı riske atmaktadır.

PAYLAŞ

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on whatsapp
WhatsApp

Son Yazılar

Dev Mide Hernisi

Dev Mide Hernisi Hangi hastalara ameliyat yapılmalıdır? GÖRH hastalarının sadece %2-3’ü cerrahi tedavi gerektirmektedir. Genç yaşta olup (40 yaş öncesi), ilaç kullanmadığı zamanlarda şiddetli şikâyetleri

DEVAMINI GÖR »

Reflü Tedavisi

Reflü Tedavisi Şehirleşme ve yaşam tarzımızın değişmesi sonucunda yeni bir hastalıkla tanıştık. Gastroözofajiyal reflü (kısaca reflü) adı verilen bu hastalık midedeki asit içeren salgının yemekborusuna

DEVAMINI GÖR »